Açık Hesap Ödeme Nedir? Bir Günün İçindeki Umut ve Hayal Kırıklığı
Bir sabah, Kayseri’nin o sakin ve kararsız havasında, sokaklar henüz çok kalabalıklaşmamışken, bir kafede oturuyordum. Başımı masaya koyup, elimdeki kahvemi yudumlarken, bir yandan da dün akşam düşündüğüm şeyi içimde tekrar ediyor, kafamı karıştırıyordum. Açık hesap ödeme nedir, diye sormuştum kendime önce. Basit bir kavram gibi görünse de, o an hayatımı nasıl değiştireceğini asla tahmin etmemiştim.
Bir Kahve, Bir Hatırlatıcı
İçeriye bir adam girdi. Giyimi oldukça sıradandı, ama yüzündeki o ifadeyi bir şekilde tanıyordum: Tedirgin, belki de biraz çaresiz. O an, o adamın içindeki duygularla tanışmaya hazır değildim. Ama yaşadıklarımız bir şekilde beni o anın içine çekti.
Kafede her şey hâlâ normaldi. Oturduğum köşe, biraz kararmış, biraz dağınıktı ama yine de kendime özgü bir rahatlık vardı. O adam, kasiyere doğru ilerledi ve gözleri neredeyse bir açıklama bekler gibi sabırla parlıyordu. “Açık hesap ödeme yapabilir miyim?” dedi, sesinde bir tuhaflık vardı. Bu basit bir şeydi, ama bir şekilde o an, bana hem basit hem karmaşık gibi gelmişti.
Açık Hesap ve O Anın Yükü
Kasiyer biraz duraksadı, ama sonra hızlıca “Tabii” dedi. Adam, bir şeylerin hemen çözüleceğini biliyordu. “Açık hesap ödeme nedir?” diye düşündüm. Bu, ödemesini sonra yapmayı kabul etmekti, bir tür güven üzerine kuruluydu. Ama o kadar kolay değildi. O kadar basit de değildi. Çünkü bir şey vardı ki, adamın yüzündeki o sakinlik, bana bir anlamda belirsizliğini anlatıyordu. Hayatında bir şeyler, parayı ödemekle alakalı belirsizleşmişti, bir yolu vardı ama aynı zamanda onu aşmaya çalışıyordu.
Yani, bir kişi sana güveniyorsa ve sen de ona güveniyorsan, açık hesap ödeme yapmak o kadar basit olur mu? Benim için zor bir soru olmuştu. Ödemesini yapmamış bir kişi sana güveniyorsa, acaba o güven gerçek mi, yoksa bir tür zorunluluk mu?
O Anı Yaşamak: Hayal Kırıklığı ve Umut
Hikayenin dönüm noktası o an oldu. Adam, cebinden bir kart çıkardı ve o kartı kasiyere verdi. “Daha sonra halledeceğiz,” dedi. Ama gözlerindeki boşluk, o kadar derindi ki. Belki de hayatında ödeyemediği başka bir şey vardı, ya da belki de o an, hiçbir şekilde ödeme yapma gücü yoktu. O an, içinde bir tür hayal kırıklığı hissettim. Hem onun hem de kendi hayatımın bir anını hissettim. Açık hesap ödeme, ona güvenip sonra ödeme yapmak mıydı, yoksa bir umudun ödenmeyen kısmı mı?
Biraz sonra, kasiyer bir şeyler söyledi ve adam kafeden ayrıldı. Ama ben, o anın etkisinden bir süre çıkamadım. Açık hesap ödeme, sanki sadece maddi bir kavram değil, aynı zamanda hayatın belirsizliğini de barındıran bir şeymiş gibi gelmeye başlamıştı. Bir insanın, bir başka insana güvenmesi, ama o güveni yerine getirememesi, tam da bugüne kadar yaşadığım hayal kırıklıklarını hatırlattı bana. Bazen hayat, ödediğimizin değerini almak gibi bir şey oluyor, bazen de alamadıklarımızla yüzleşmek.
Güven, Umut ve İlişkilerdeki Bedel
Birkaç gün sonra, o adam tekrar kafeye geldi. Gözlerinde aynı tedirginlik vardı. Bu sefer, ödeme yapmıştı. Kasiyer, gülümsedi ve küçük bir konuşma yaptılar. Ama bir şey vardı, ödeme tamamlanmıştı ama o anki huzur hala bir eksiklik taşıyordu. O açık hesap ödeme, o güven, sanki her iki tarafın da üzerinde hafif bir baskıydı. Adam belki de sadece ödeme yapmakla bitmeyen bir borcu kapatmıştı, o kadar. İçimde bir yumuşama hissi vardı, ama aynı zamanda, bu tür bir güvenin her zaman kolay olmayacağı düşüncesiyle de kaygılanıyordum.
O günün sonunda düşündüm, her ilişkide, her paylaşımda bir açık hesap ödeme var. Bazen insanlar sözleriyle, bazen de davranışlarıyla sana bir şeyler borçlu kalıyor. Ve bu borç, bazen tamamen ödenemeyebiliyor. Çünkü karşılıklı güven çok kırılgan bir şey. Gerçekten birbirimize güveniyor muyuz? Gerçekten ödeme yapmak, sadece para mı?
Sonuç: Hayal Kırıklığı mı, Umut mu?
Açık hesap ödeme nedir? Basitçe, birinin sana güvenmesi ve senin de ona güvenmen demek. Ama bazen, o güvenin ödenemediği yerlerde hayal kırıklığı da var. Bazen de, bir ödeme yapmak, başka şeylerin ödeme bedeli olabiliyor.
Ben, o gün, sadece bir kafede oturup bir kahve içiyordum, ama birinin borcunu ödemesi, belki de hayatındaki bir borcu bitirmekti. O anda hissettiğim şey, bir kayıp ve umut arasında gidip geliyordu. Ama sonra fark ettim ki, aslında hayat da öyle. Bazen insanlar birbirlerine açık hesap bırakıyorlar. O kadar kolay değil. Ama belki bir gün, o hesap da ödenir.